BAŞKALARINI DA ENGELLEMEYİNİZ – KENDİNİZİ DE ENGELLETMEYİNİZ.

Normal bir uyku halinde sağa,  sola döndüğünüzün, kollarınızın, bacaklarınızın, başınızın, boynunuzun duruşunu değiştirdiğinizin, el ve ayak, kol ve bacak bileklerinizi oynattığınızın farkındasınız elbet. Pekiyi, bu hareketlerin bir gece boyunca kaçı bulduğunu biliyor musunuz?

Bilim insanları bu sayının birçok insan için altmış beşi bulduğunu saptamışlardır.   Biz ise her olağan gece uykumuz boyunca  bunların ancak birkaçını anımsayabiliriz uyandığımızda. Çünkü söz konusu kıpırdanışlarımız şunun bunun emirleriyle değil, doğrudan bedenimizce  istendiğinden gerçekleşmektedir.  Bedenimizin çeşitli organları aynı duruşların yol açtığı yorgunlukları savabilmek için yeni duruşlara geçiş denemelerini  kararlaştırarak ilgili kaslara gerekli emirleri vermekte ve kaslar, organlar da hiç itiraz etmeksizin istenilen durumlara geçerek dinlenmektedir.  Kısacası kendi isteğimizle yaptığımız işler, davranışlar bizi yormaz, zorlamaz.

Oysa başka kişilerin ya da canlıların iradelerine uyarak yapmak zorunda olduğumuz davranışlar bizim iradelerimizin ürünleri ve bedensel ihtiyaçlarımızın karşılığı olmadığından  hazırlanmak,  istenileni yapmak üzere zaman ve enerji tüketmek  zorundayız. Alın size bir yığın enerji israfı, bir yığın zaman kaybı, bir yığın angarya… Bundan dolayı bize buyuranları,  işimize karışanları,  bizi bilgisiz, beceriksiz görerek özel işlerimizde bile gerekli gereksiz yönetmeye kalkışanları sevmez, onlardan uzak durmaya çalışırız.

Benim elimdeki bir iş,  bir davranış size göre, sizin için yapılacaksa buyurun siz yapın efendim! Kendi isteğinize göre, kendi  yapacağınız gibi yapılacaksa niye yükü benim sırtıma yüklüyorsunuz? Yok ben bir işi kendim için, kendime göre, kendim istediğim zaman, kendi isteğime uygun olarak yapıyorsam çok iyi niyetlerle de olsa lütfen işime karışmayın.  İşime karıştığınızda beni yormaktan, enerjimi ve zamanımı boşa harcatmaktan başka  sonuca ulaşamayız çünkü…

Meğer söz konusu işin uzmanı olasınız  da benim bilgisizliğimden, beceriksizliğimden doğacak  zararlara çok iyi niyetlerle  engel olmak aruzunuzu açıkça beyan ederek  açıklamaya  kalkışasınız…

Bu yazıyı  birileri  sıradan işlerime gereksizce karıştı da canımı çokça mı sıktı ne?

Sözün özü,  çok gerekli olmadıkça başkalarını kendi bildikleri, istedikleri işleri bildikleri gibi yapmaktan engellemeyiniz, kendi işlerinizi kendi bildiğiniz gibi yapmaktan da engelletmeyiniz.  Çünkü  bir işi yapmakta olan başkalarını engellemek de, bir işi yaparken başkalarınca engellenmek de  çok sevimsiz, çok yorucu bir durumdur.

Bir Yorum Yaz

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir